Sahnede yaşamak dedikleri bu olsa gerek!

Ömrünü sahneye adamış Aziz’in anılarına yer vererek yarım asrı aşan sanat yaşamına odaklanan bu arşivlik çalışma; aile albümlerinden çıkan çok özel fotoğraflar, basında iz bırakan gazete-dergi kupürleri ve koleksiyon değeri taşıyan afiş ve program kitapçıklarıyla renklenerek ülkemizin yakın tarihine ayna tutuyor.

Farklı kuşaklara seslenmeyi başarmış büyük bir oyuncunun sanat görüşünü anlamamızı ve anlamlandırmamızı sağlayan eser ayrıca, okurları edebiyatla gazetecilik arasında bir yerde duran, Yaşar Kemal’in ”Bal gibi edebiyattır!” şeklinde tanımladığı söyleşi türünün incelikleri ile de buluşturuyor.

Atatu¨rk’u¨ oynama onuruna erişmiş, onlarca oyun sahnelemiş, nice ödu¨ller almış, binlerce kez sahneye çıkmış bir usta var karşımızda!

Aziz Ünal Rutkay, yani hepimizin bildiği adıyla Rutkay Aziz.

İlk kez ne zaman sahne tozunu yuttu? Hocaların hocası Muhsin Ertuğrul ve Ayla Algan tiyatroya bakışını hangi yönde şekillendirdi? Kariyerindeki kırılma noktası ne oldu? Kızı Doğa’nın dünyaya gelişi hayat anlayışını nasıl etkiledi? Çekimser yaklaştığı beyaz perdeye kimlerin zoruyla ”itildi”? Can Yücel, Yaşar Kemal, Aziz Nesin, Zülfü Livaneli gibi üstatlarla yolları ilk nerede kesişti? Can dostu Tarık Akan’ın hayatındaki yeri ve anlamı ne? Atatürk rolü kendisine teklif edildiğinde neden çekindi?

“TİYATRO ÖLÜMSÜZDÜR”

Barış İnce sordu, ”Tiyatro ölu¨msu¨zdu¨r çu¨nku¨ tiyatro duygularla yaşar” diyen Rutkay Aziz yanıtladı.

Sanatla geçen bunca yılda ”İyi ki böyle yaşadım,” diyen şanslı azınlıktan olan Aziz’e karşı beslediğimiz sevgi, saygı ve hayranlığı katlayarak çoğaltan Sahnede Yaşamak, gençlere usta bir oyuncuyu daha yakından tanıtmakla kalmıyor aynı zamanda tiyatroya ilgileri veya yetenekleri olup olmadığını keşfetmeleri için kılavuzluk da ediyor.

Doğa’ya ”Baban ne iş yapıyor?” diye sorduklarında, ”Babam tiyatroda bekçi” diyormuş. Sabah akşam oradayız ya…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir