ÇİĞDEM YILMAZ / İstanbul – Miran ve Narin kardeşlerin İstanbul, Esenyurt’ta simitçi Mehmet Salih Ağaç’ın fotoğraflarını çektikleri sırada çekilen video görüntüleri sosyal medyada büyük ilgi gördü. 6 yaşındaki Miran boyundan büyük fotoğraf makinesiyle simitçi Mehmet Salih Bey’in fotoğraflarını çekiyordu. Önce izin alıyor, sonra “Gülümseyin” diyerek Mehmet Salih “Bey’in fotoğraflıyor. İkiz kardeşler, Miran ve Narin’i yakından tanımak için Esenyurt’a gittik. Simitçi Mehmet Salih ile onları bir kez daha buluşturduk, onları baba Mecit Tül’den de dinledik…
Babadan devraldılar
Miran ve Narin’in babaları Mecit Tül, 7 yıldır profesyonel sokak fotoğrafçılığı yapıyor. Çoğunlukla çocukları da yanında oluyor. Haliyle çocuklar babanın fotoğraflarını çektiği kişilerin diyaloglarına da şahitlik ediyor. Anaokulu öğrencisi Miran ve Narin’in maceraları burada başlıyor. Mecit Tül onlarla çıktığı bir günü anlatıyor: “Yedi yıldır aralıksız fotoğraf çekiyordum. Oğlum çekimleri izlediğinde, konuşmam şiveli olduğu için dalga geçip gülüyordu. Bir gün ‘Bundan sonra o zaman sen çek ve sen konuş’ dedim. Öyle de yaptık. Bir yıldır kızım ve oğlum çekiyor. İlgi benden çok onlara oluyor. Okulları olduğu için ayda 1 ya da 2 kez çekime çıkıyorlar. 6 yaşına girdiler ve Türkiye’nin en küçük fotoğrafçıları oldular.”
Çekimleriyle, binlerce kişinin dikkatini çeken kardeşlerden Miran, büyünce futbolcu olmak istiyor. Fotoğraf tutkusunu da “Babam fotoğraf çekince ben de çok çekmek istedim. Artık fotoğrafları kardeşimle çekiyoruz. Fotoğraf çekmeyi seviyorum” diye anlatıyor. Doktor olmak isteyen Narin de fotoğraf çekmeyi sevdiğini söylüyor.
Mehmet Salih: Onlar mutlu ben mutlu
Miran ve Narin’i Esenyurt Meydan’da 1 yıldır simitçilik yapan simitçi Mehmet Salih Ağaç ile tekrar buluşturduk. İkizler Mehmet Salih Bey’in fotoğraflarını bizim için de çekti. Çocukların isteklerini kırmayan Ağaç, Miran ve Narin ile ilk tanışmalarını anlatıyor: “Gelip fotoğraflarımı çekmek isteyince ben de ‘Tamam’ dedim. Fotoğraflar iyi olsun diye ‘Elime simit alayım mı?’ diye de sordum. Çocukları zaten çok severim, benim bu yaşlarda 2 torunum. Çocuk mutlu olunca, ben de mutlu oluyorum.”
