Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, piyasaların merakla beklediği faiz oranı kararını bu hafta içinde, 27 Haziran’da duyuracak. Ekonomi çevrelerinin öngörülerine göre, bankanın mevcut faiz oranlarında bir değişikliğe gitmesi beklenmiyor. İsmail Küçükkaya’nın sunumuyla Halk Tv’de yayınlanan Yeni Bir Sabah programında konuşan ekonomist Murat Sağman, Merkez Bankası’nın faiz indirimi yapacağı zamanı ifade etti. Sağman, faiz indirimi konusunda eylül beklentisi olduğunu ancak, bankanın faizi Eylül’de indirmeyeceğini belirtti.
Ekonomist Sağman, döviz kurları üzerindeki beklentilerini paylaştı. Sağman’a göre, faiz oranlarında yapılacak indirimler, dolar kuru üzerindeki yukarı yönlü baskıyı artırabilir. Enflasyonun azalmasının beklenenden daha uzun sürebileceğini belirten Sağman, ekonominin karşı karşıya olduğu zorluklara dikkat çekti.
Faiz indirimlerinin mevcut ekonomik dengeleri olumsuz etkilediğini ve bu durumun düzeltilmesinin sadece faiz oranlarını yükselterek mümkün olmayacağını vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: “Ne zaman faiz indirimleri başlarsa o zaman kurdaki baskı artacak. İşimiz çok zor. Faiz indirimiyle bütün dengeleri bozduk. Bunu toparlamak sadece faiz yükseltmekle olmuyor”
Merkez Bankası’nın faiz artırımını pas geçeceğini söyleyen Sağman “Eylül bekleyenler var ama enflasyon bugün 75. Bu aydan itibaren düşmeye başlayacak ama yükseliş hızı azalacak. Baz etkisiyle. Baz etkisi eylül başında açıklanacak enflasyonla düşecek. Merkez Bankası ekim ve kasımdan önce faiz indirmez. Eğer eylül’de faiz indirirse işin içine siyasi baskı girdi diyecekler” dedi.
DOLAR HANGİ KOŞULLARDA YÜKSELİR?
Doların değeri, global ve yerel ekonomik dinamiklerin bir sonucu olarak değişkenlik gösterir. Uzmanlar, doların yükselişine yol açabilecek faktörler arasında yüksek enflasyon oranları, Türkiye’nin kredi notundaki düşüşler, Merkez Bankası’nın faiz politikaları, cari açık miktarları ve yatırımcı güvenindeki azalmaları sıralamaktadır.
Ayrıca, uluslararası ilişkilerdeki gerginlikler ve ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz artırım kararları veya bilanço küçültme eylemleri gibi dışsal etkenler de doların değerini etkileyebilir. Özellikle, FED’in para politikaları ve dolar endeksindeki genel yükseliş, gelişmekte olan ülke para birimleri üzerinde baskı oluşturarak doların değer kazanmasına sebep olabilir.
