SEC için Kırmızı Işık Yandı: Yüksek Mahkeme Yetkileri Kısıtladı!

ABD Yüksek Mahkemesi, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) yetkilerini geri alarak, kurumun sivil dolandırıcılık cezalarını aramak için kullandığı iç yargı sistemini geçersiz kıldı. Bu arada, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Sermaye Piyasaları Alt Komitesi, Başkan Ann Wagner önderliğinde SEC Başkanı Gary Gensler‘i ilgilendiren bir oturum düzenledi. Oturum, Gensler tarafından önerilen ve Amerikan hisse senedi piyasalarının mevcut yapısını elden geçirmeyi amaçlayan hisse senedi piyasası yapısı reformlarına odaklandı.

Yüksek Mahkemeden SEC kararı: İcra yetkilerini kısıtladı!

Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, ABD SEC’in üzerindeki siyasi ve yargısal baskı artıyor. ABD Yüksek Mahkemesi yakın zamanda SEC dolandırıcılık davalarındaki sanıkların federal mahkemede jürili yargılama hakkına sahip olduğuna karar verdi. Bu da SEC’in bazı şikayetleri kendi bünyesinde kovuşturamayacağı anlamına geliyor. Baş Yargıç John Roberts, sanıkların federal bölge mahkemesi yerine SEC’in kurum içi sisteminden geçmeye zorlanmasının Yedinci Değişiklik’te yer alan jürili yargılama hakkını ihlal ettiğini söyledi. BU bağlamda Roberts, şu hususların altını çizdi:

Dolandırıcılık davasıyla karşı karşıya olan bir sanık, tarafsız bir yargıç önünde akranlarından oluşan bir jüri tarafından yargılanma hakkına sahiptir. Muhalefet bu hakkı tanımak yerine, Kongre’nin savcı, yargıç ve jüri rollerini Yürütme Organı’nın elinde toplamasına izin veriyor. Bu, Anayasa’nın talep ettiği kuvvetler ayrılığının tam tersidir.

Bu karar SEC’in yaptırım stratejisini etkilemiyor. Çünkü sivil dolandırıcılık davalarının federal mahkemelerde görülmesi gerekiyor. Bu da SEC’in bu tür davaları ele alma şeklini değiştirebilir. Yüksek Mahkeme’nin kararı diğer düzenleyici kurumları da etkileyebilir. Ayrıca, federal düzenleyicilerin yetkilerini kısıtlamaya yönelik süregelen eğilimin bir işareti olabilir. Bu karar, çevreyle ilgili olanlar da dahil olmak üzere federal kurumların yetkilerini sınırlayan bir dizi mahkeme kararının ardından geldi. SEC bu karardan önce de şirket içi davaları azaltmaya başlamıştı. Son karar ise gelecekteki uygulama stratejilerini belirleyecek.

Meclis oturumunda SEC’in yeni hisse senedi kuralları tartışıldı

Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Sermaye Piyasaları Alt Komitesi, Başkan Ann Wagner, önerilen reformların hangi piyasa sorunlarını ele aldığı ve piyasa katılımcılarına nasıl yardımcı olacağı konusunda net bir anlayış olmadığını belirtti. Wagner, ABD sermaye piyasalarının halihazırda çok likit ve rekabetçi olduğuna dikkat çekti. Bu bağlamda, Amerikan borsalarında günde 12 milyar hisse senedinin işlem gördüğüne işaret etti. Wagner, perakende ticaretin 2019 yılında sıfır komisyonlu ticaretin uygulanmaya başlamasından bu yana arttığına ve ABD’deki ticaret hacminin %10-20’sini oluşturduğunun tahmin edildiğini vurguladı.

Daha sonra Wagner, yeterli ekonomik analiz ve gerekçe olmadan bu reformları teşvik ettiği için SEC’e karşı çıktı. SEC’in kendi ekonomik analizlerinin tekliflerin etkilerinin “ölçülemez” olduğunu kabul ettiğini savundu. Buna ek olarak, SEC personelinin çok kullanışlı olmadığını kabul ettiği Kural 605 raporlarından elde edilen veriler de dahil olmak üzere eski ve güvenilmez verilerin kullanımına ilişkin endişelerini dile getirdi. Oturum, SEC’in bir yıldan kısa bir süre içinde sunduğu beş önemli hisse senedi piyasası yapısı önerisine odaklandı. Mart 2024’te SEC, emir gerçekleştirme verilerinin geliştirilmesine ilişkin Kural 605’teki değişikliklerle ilgili bir teklifi onayladı. Wagner’e göre, diğer teklifler sunulmadan önce bu gelişmiş bilgilerin başka reformlara ihtiyaç olup olmadığını görmek için analiz edilmesi gerekirdi.

İhtiyatlı düzenleyici eylemler için çağrılar

Wagner, SEC’in yavaşlamasını ve gerekliliğine işaret eden yeterli kanıtın bulunduğu etkili kuralların uygulanmasına ve uygun maliyet-fayda analizinin yapılmasına daha fazla odaklanmasını önerdi. Milyonlarca Amerikalının finansal kaygıları için ABD hisse senedi piyasalarına güvendiğini ve böyle bir sistemin piyasanın istikrarını tehlikeye atacak şekilde değiştirilmemesi gerektiğini söyledi. Oturumdaki ifadeler, önerilen değişikliklerin perakende yatırımcılara zarar verebileceğini belirten Wagner’in endişeleriyle aynı doğrultudaydı. Rekabet ve verimliliği sağlayan koşulların en az müdahale ile korunması gerektiğinin altını çizdiler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir