Welcome to Our Website

Türk şirketi, NATO’nun yıllardır değişmeyen tercihini değiştirdi

Türk teknoloji şirketi CTech, NATO’nun askeri uydu haberleşme altyapısını koruma görevini üstlenerek, yıllardır tek kaynak olarak tercih edilen bir Avrupalı üreticinin yerini aldı. CTech, NATO Haberleşme ve Bilgi Sistemleri Ajansı (NCIA) tarafından açılan Uydu Haberleşmesi Yer Sistemleri’nin Elektronik Karıştırmaya Dayanıklı Sistem (EPMS) ihalesini kazandı.

CTech, NATO’nun tercihi oldu

Savunma, güvenlik, uzay ve telekomünikasyon gibi yüksek hassasiyet gerektiren alanlarda güvenli haberleşme çözümleri sunan CTech, ihalede SecureARX ürünüyle öne çıktı. Bu yeni nesil elektronik karıştırmaya dayanıklı çözüm, NATO’nun sabit ve taşınabilir uydu haberleşme sistemlerine entegre edilerek, iletişim sürekliliğini sağlamayı hedefliyor.

CTech Genel Müdürü Cüneyt Fırat, NATO ihalesi sürecinin zorluğuna vurgu yaparak, ilk teklifin 2017 yılında verildiğini belirtti. Fırat, “Zor bir teknoloji olması dolayısıyla NATO ülkelerinde bu teknoloji ve ürünleri sağlayabilecek sadece bir alternatif vardı. Bizim ikinci bir alternatif olarak çıkıyor olmamız NATO nezdinde çok dikkate alındı. NATO da bu işleri tabana yaymak istiyor. Fakat bir yerleşiklik, alışkanlık var. Bizim için hiç kolay olmadı. 2017’de başlayan bir süreç var. İlk aşamada NATO yetkilileri CTech’i anlamaya çalıştılar. Teknik inceleme süreci 1-1,5 yıl kadar sürdü. İkinci aşamada NATO yetkilileri bizi ziyarete geldi. Bunu NATO’ya sağlayan oldukça uluslararası bir şirket, çok bilinen bir şirket, NATO’nun en büyük tedarikçisi. CTech o zaman bu alanda yeni görünür olan bir şirketti.” ifadelerini kullandı.

Ocak 2024’te sunulan teklifte 670 sayfalık bir teknik belge hazırlayan CTech ekibi, NATO standartlarına uygun çözüm sunarak değerlendirme sürecini başarıyla tamamladı. Haziran 2023’te koşulları açıklanan ihalenin teknik değerlendirme süreci, CTech’in fiyat avantajı ve teknik yeterliliği sayesinde olumlu sonuçlandı. Ağustos ayında NATO heyetinin Türkiye’yi ziyaret etmesiyle birlikte süreç son aşamaya geldi ve ihalenin CTech’e verilmesine karar verildi.

Ürün geliştirme sürecinde Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı ve TÜBİTAK’ın katkıları ile Türk Silahlı Kuvvetleri’nin desteklerinin kritik rol oynadığını söyleyen Fırat, “NATO dünyanın her yeri için çok güçlü bir referans. Bu süreç daha olgunlaşırken fırsat gördüğümüz bazı kullanıcılar bize NATO’daki durumumuzu sordular. Bu çalışmamızın dünyaya açılma evresindeki CTech için çok önemli referans olacağını değerlendiriyoruz.” diye konuştu.

“Bir paydaş kazandık”

“Sadece bir ürün satmadık, bir kullanıcı, bir paydaş kazandık,” diyen Fırat, ihalenin büyüklüğü ve kapsamına ilişkin, “Onlarca milyon dolarlık bir işten bahsediyoruz. Yüzlerce adet ürün teslim edilecek.” değerlendirmesini yaptı. Bu ürünler, NATO’nun belirlediği güvenlik özelliklerini barındıran özel bir sürümle teslim edilecek ve NATO’nun muhtelif istasyonlarına kurulacak. Projenin ise 3 yıllık bir süreçte tamamlanması bekleniyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir