Birol BOZKURT
Türkiye, küresel yatırımcıların radarındaki stratejik konumunu güçlendirmeye devam ediyor. İstanbul’da gerçekleştirilen 6. Yıllık Özel Sermaye Fonları Buluşması, Türkiye’nin küresel yatırım sahnesindeki kritik rolünü gözler önüne serdi.
Toplam 2 trilyon dolarlık varlığı yöneten yatırımcıların katıldığı etkinlikte, Türkiye’nin dayanıklı ekonomisi, sanayi gücü, sağlık turizmi ve yeşil dönüşüm yatırımları öne çıkan başlıklar arasındaydı. Globalturk Capital Kurucu Ortağı Barış Öney, Türkiye’nin her şeye rağmen cazip bir yatırım merkezi olduğunu vurgularken, ülkedeki yatırım ve çıkış fırsatlarının sürdürülebilir büyüme için yeni kapılar açtığını belirtti.
İstanbul, 24 Ekim’de “6. Yıllık Özel Sermaye Fonları Buluşması” etkinliğine ev sahipliği yaparak, küresel yatırımcıları ve Türkiye’nin önde gelen fon temsilcilerini bir araya getirdi. Globalturk Capital ve Küresel Özel Sermaye Birliği’nin (GPCA) iş birliğiyle düzenlenen bu prestijli etkinlikte, Türkiye ve çevresindeki gelişen pazarların yatırım fırsatları ve stratejik potansiyeli masaya yatırıldı.
Yatırımcılardan Türkiye’ye büyük ilgi
Konferansta, toplamda 2 trilyon dolarlık varlıkları yöneten yatırım fonları temsilcileri yer aldı. Bu temsilciler, Türkiye’nin sağlam ve dinamik yapısını yakından tanıma fırsatı buldu. Türkiye’nin sanayi ve sağlık turizmi gibi sektörlerde sağladığı olanakların yanı sıra enerji dönüşümü, teknoloji, yapay zeka, fintech ve e-ticaret gibi alanlara da yoğun ilgi gösterildi. Bugüne kadar İstanbul, Londra, New York ve Washington DC’de düzenlenen etkinlikler, birçok fon toplama ve yatırım işleminin gerçekleştirilmesine olanak tanıdı.
“Yatırım ortamını iyileştiriyoruz”
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, konferansta yaptığı “Türkiye’nin Yeni Doğrudan Yabancı Yatırım Stratejisi” konulu konuşmasında, Türkiye’nin yatırımcılar için sunduğu fırsatlara ve rekabetçi konumuna dikkat çekti. Uluslararası özel sermaye fon yöneticilerini Türkiye’ye yatırım yapmaya davet ederek, şunları kaydetti: “Büyümemizi sürdürüyor, fiyat istikrarı ve enflasyonla mücadeleyi önceliklendiriyoruz.
Uluslararası doğrudan yatırımdan daha fazla pay almak istiyoruz. Bu doğrultuda oluşturduğumuz 5 yıllık planla, payımızı yüzde 1’den 1,5 seviyesine çıkarmak istiyoruz. Uluslararası yatırımcıların çoğunluğu Türkiye’yi Orta ve Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki ülkelerle karşılaştırıyor. Türkiye son 20 yılda, bu bölgede yüzde 1 payla uluslararası doğrudan yatırımı çeken ikinci en büyük ülke ve önümüzdeki 5 yılda bu rakamı yüzde 1.5’a çıkarmak istiyoruz. Uluslararası doğrudan yatırımın niteliği de önemli. Dijital, yüksek bilgi düzeyine sahip, iş yaratan projelere ve hizmet sektörüne odaklanmak istiyoruz.”
Globalturk Capital Kurucu Ortağı Barış Öney, Türkiye’nin özel sermaye fonları için önemli bir yatırım merkezi olarak öne çıkmaya devam ettiğini vurguladı. Öney, “Türkiye, 28 yılı aşkın süredir en zorlu ekonomik dönemlerde dahi kendini kanıtlamış bir pazar. Geçmişte yaşadığımız birçok zorluğa rağmen, Türkiye’de sermaye girişleri ve yatırımlardan çıkışlar istikrarlı bir şekilde devam etti,” dedi. Türkiye’nin esnek ve dayanıklı ekonomisinin, özellikle belirsiz küresel koşullarda bile cazibesini koruduğunu belirten Öney, Türkiye’nin bu yönüyle yatırımcılar için güvenli bir liman olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin son 20 yılda 200 milyar dolardan fazla uluslararası doğrudan yatırım çektiğine dikkat çeken Öney, aynı dönemde Türk şirketlerinin yurtdışına 65 milyar dolar yatırım yaptığını kaydetti. “Bu çift yönlü yatırım hareketi, Türkiye’nin küresel ekonomiye entegrasyonunu artırırken, aynı zamanda ülkenin uzun vadeli büyümesine ve sürdürülebilir kalkınmasına da katkı sağlıyor,” şeklinde konuştu.
“Bu yıl 6,5 milyar dolar doğrudan yatırım geldi”
Öney, 2024 yılına dair yatırım performansını değerlendirirken, ağustos sonu itibarıyla Türkiye’de 6,5 milyar dolara yakın doğrudan yatırım gerçekleştiğini ve bunun 2 milyar dolarının gayrimenkul, 3,2 milyar dolarının ise sermaye yatırımlarına ait olduğunu belirtti. Öney, Türkiye’nin bu yatırımların yüzde 20’sini özel sermaye fonları aracılığıyla aldığını vurguladı. Bu yatırımların, sanayi ve sağlık turizmi gibi sektörlerde yoğunlaşarak Türkiye’nin stratejik potansiyelini artırdığını ifade etti.
Yatırım ortamında yaşanan çıkışların da başarılı bir şekilde sürdüğünü belirten Öney, “Yatırımlardan çıkışlar, yeni fonların girişine zemin hazırlıyor ve bu döngü yatırımcı güvenini artırıyor. Bu yıl borsada halka arz ve yabancılara satış yoluyla 250 milyon dolara yakın bir çıkış gerçekleşti. Bu durum, Türkiye’deki yatırım fırsatlarına olan güvenin devam ettiğinin bir göstergesi” diye konuştu.
“30 milyar dolarlık kamu kaynağı tahsis ettik”
Şirket teşvik programlarında düzenlemeler yaptıklarını söyleyen Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, bazı yüksek teknoloji yatırımları için 30 milyar dolar kamu kaynağını tahsis ettiklerini söyledi. Sanayi odaklı teknoloji yatırımları için uygun maliyetli finansman imkânı sağlandığına dikkat çeken Dağlıoğlu, “Teknoloji ve sürdürülebilirlik öncelikli konularımız arasında yer alıyor.
Yeşil gündeme sahip projeler, devlet destekli uygun maliyetli finansmandan yararlanabilecekler. Bu yılın ilk dokuz ayında teknoloji ekosistemine yaklaşık 700 milyon dolar yatırım yapıldı ve yaklaşık 390 işlem gerçekleştirildi. En çok fonlanan sektörler ise fintech, siber güvenlik, oyun ve blockchain olarak öne çıkıyor. Ayrıca biyoteknoloji, yapay zeka, sağlık teknolojisi, tarım teknolojisi ve sürdürülebilirlik en çok fonlanan sektörler arasında yer alıyor” diye konuştu.