100 yaşını geçenlerin ortak 8 özelliği belirlendi. İşte uzun yaşamanın sırları

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yayımlanan son rapor, dünya genelinde 100 yaşını geçen bireylerin sayısında çarpıcı bir artış olduğunu gözler önüne serdi. 1990 yılında yalnızca 92 bin olan 100 yaş üstü birey sayısı, 2021 yılında 621 bine ulaştı. Bu artışta genetik faktörler ve yaşam tarzı önemli rol oynasa da, uzmanlar psikolojik etkenlerin de uzun yaşamda belirleyici olduğunu vurguluyor.

İspanya’da Madrid Üniversitesi’nden akademisyen Maria Dolores Merino, yıllardır 100 yaşını geçen bireyleri inceleyen araştırmacılardan biri. Merino, uzun yaşam süren bireylerin ortak özelliklerini sekiz başlık altında topladı.

1. Zindelik ve Yaşama Gücü

100 yaşını geçen bireylerde en dikkat çekici özelliklerden biri, zindelik ve enerji dolu bir yaşam sürme isteği. Merino, “Görüşme yaptığımız 100 yaşını geçen kişiler, hayata devam etmek için net bir arzuya sahipti” diyor. Bu kişilerin, merdiven inip çıkmak, kart oyunları oynamak ve Sudoku çözmek gibi fiziksel ve zihinsel aktiviteleri günlük rutinlerine dahil ettiklerini belirtiyor. Boston’da benzer bir projeyi yürüten Stacy Andersen de, “Bu kişilerin çoğunluğu, yaşamaktan keyif aldıklarını söylüyor. Bu muhteşem bir şey” diyor.

2. Etkileşim İsteği

Araştırmalar, 100 yaşını geçen kişilerin genellikle sosyalleşmeye istekli olduğunu ortaya koyuyor. Merino, “Aileleri ya da arkadaşlarıyla yakın ilişkilere sahip oluyorlar. Ellerinden geldiğince başkalarına yardımcı oluyorlar ve sevildiklerini hissediyorlar, ki bu çok önemli” diyor. Andersen ise, 100 yaş üstündekilerin “dışa dönük” ve yeni insanlarla tanışmaya açık olduklarını gözlemlemiş.

3. Özveri ve Amaç Edinmek

Uzun yaşayan bireylerde özveri, sorumluluk sahibi olma ve çalışkanlık öne çıkıyor. Merino, “Genellikle sorumluluk sahibi ve çalışkan insanlar. Hedeflerine ulaşmak için azmediyorlar” diyor. Andersen de, 100 yaşını aşan kişilerin çocuklarını incelemiş ve genelde ailelerinin izinden gittiklerini gözlemlemiş. “Uzun ömürlülükle hayatta amaçlar belirlemek arasında bir ilişki var. Bu kişilerin ulaşmak istedikleri amaçları oluyor. Her günün bir amacı var” diyor Andersen.

4. Dayanıklılık

Zorluklarla baş etme gücü ve dayanıklılık, uzun yaşamın “sırları” arasında yer alıyor. Merino, “Bu çok önemli çünkü sıkıntılarla yüzleşip devam etmenizi sağlıyor. Bunların psikolojik olarak zarar vermesinin önüne geçiyor” diyor. Bu kişilerin, güçlüklerle yüzleşip “yola devam etme” yeteneği dikkat çekiyor.

5. Yaşamın Kontrolünü Elde Tutmak

100 yaşını geçenlerin bir diğer psikolojik ortak noktası, kendi kararlarını alabilme ve yaşamlarında kontrol sahibi olma yetenekleri. Merino, “Genelde bağımsızlar ve hayatlarını kendi istedikleri doğrultuda yönlendirebilmişler” diyor. Farklı fırsatlar yaratma ve doğru seçim yapma yetenekleri, bu kişilerde görülen ortak özellikler arasında yer alıyor.

6. Entelektüel Motivasyon

Aktif bir beyne sahip olmak, merak, öğrenme isteği ve kendi kendini eğitme isteği de 100 yaşını geçenlerde gözlemlenen özelliklerden. Bu kişiler, dünyada neler olup bittiğine ilgi duyuyor ve kendileri için yeni bir şeyler öğrenmeye meraklılar. Merino, “Çoğunluğu, hangi sosyal sınıftan olduklarından bağımsız olarak, iyi birer kitap okuru ve kendi kitaplıkları var” diyor. 100 yaşındaki Margarita Flores, Papa Francesco’nun biyografisini okuduğunu belirtiyor: “Ancak moda dergilerinden aşk romanlarına kadar birçok farklı şeyi de okuyorum” diye ekliyor.

7. Olumlu Olmak

Pozitif bir bakış açısına sahip olmak, uzun yaşamın bir diğer önemli bileşeni. Andersen, “100 yaşını geçmiş bir kişiden ‘Keşke hayatta olmasaydım’ lafını neredeyse hiç duymuyorsunuz. Ama 40 yaşındakilere ‘100 yaşını görmek ister misin?’ diye sorsanız çoğu ‘Hayır’ diyecektir” diyor. Merino’nun çalışmasına göre, uzun yaşayanlar “mutluluk” anlamında değil, “küçük şeylerle eğlenebilmek” anlamında olumlular. 100 yaşındaki Margarita Flores, “Herkes bana ‘İyisin’ diyor, evet, demek ki iyiyim” diyerek bu durumu özetliyor.

8. Kavrayış ve İdrak

Son olarak, uzun yaşayanlarda gözlemlenen bir diğer ortak özellik, güçlü kavrayış ve idrak yetenekleri. Merino, “Bu kişilerde düşünme, gerekçelendirme, sorun çözme gibi bilişsel yetenekler öne çıkıyor” diyor. Kendi kendilerine öğrenme yetenekleri ve güçlü hafızalarıyla dikkat çekiyorlar.

BM raporu, genetik ve yaşam tarzının yanı sıra, sosyal ve psikolojik faktörlerin de uzun yaşam üzerinde belirleyici bir rol oynadığını ortaya koyuyor. Maria Dolores Merino ve Stacy Andersen gibi araştırmacıların çalışmaları, uzun yaşamın yalnızca fiziksel sağlıkla değil, aynı zamanda güçlü sosyal bağlar, olumlu bir yaşam bakışı ve sürekli öğrenme arzusu ile de desteklendiğini gösteriyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir